DİKKATE DEĞER KUYRUKLARI VE SESLERİ
İnsansı maymun türünün kuyruğu yoktur. Fakat maymun türlerinin hemen hemen bütün diğer üyeleri genellikle uzun ve iyice gelişmiş bir kuyruğun sahibidir. Bundan, ağaçların üzerinde dengelerini sağlamak yoluyla faydalanırlar. Güney ve Orta Amerika maymunlarının çoğunda kuyruğun, ek olarak sarılma ve kavrama becerisi de vardır. Bundan dolayı da fazladan bir el gibi kullanılır. Eski Dünya maymunlarında bu tip kuyruğa rastlamayız.
İlkel ve ileri maymunlarda incelemeye değer başka özellikler de vardır. Hayvanat bahçesinde babuin’lere ve mandril’lere baktığınız zaman, kaba etlerindeki kaba ve pürüzlü yamalar derhal dikkatinizi çeker. Bunlar, yılın bazı mevsimlerinde parlak bir renge bürünürler. Bazı maymunlar sakallıdır. Hepsinin vücudu kıllarla kaplıdır.
Bu yaratıkların çıkardıkları sesler farklı farklıdır. Mesela, gorilin gırtlaktan kopan bir kükremesi vardır. Şempanze ise havlamaya benzer boğuk bir ses çıkarır. Jibon ile uluyan maymunun sesleri o kadar gürdür ki, bir buçuk kilometre, hatta daha uzak mesafeden duyulabilirler. Çoğu maymun ıslığımsı ve âdeta ağlamaklı bir ses çıkarır.
MAYMUN GÖZLERİ KESKİNDİR
Ağaç üzerinde yaşayan bir hayvan için, görüşün keskin olması birinci derecede önemlidir. Makilerin, maymunların ve insansı maymunların iri gözleri vardır. Bu gözler, diğer hayvanlara kıyasla yüzlerinin daha önündedir, böylece düz bir hat halinde ileriye bakmaları ve sık yağmurlu, karmakarışık ormandaki bitki kümelerinin ötesini görmeleri mümkün olur.
Maymunlarla insansı maymunlar, insan gibi çift gözle bir tek resim görürler; derinlik görüşleri de kusursuzdur. Bazıları renk de görürler. Diğer hayvanlardan farklı olarak, cisimleri aşağı yukarı bizler gibi gördükleri söylenebilir. Bu ağaç hayvanları için koku alma duygusu, görme kadar hayati önem taşımaz.
MAYMUN ARKADAŞ CANLISI BİR YARATIKTIR
Maymunların bütün türleri çoğunlukla klan hayatı yaşarlar. Aile grupları teşkil ederler. Fakat ayrı ayrı gruplar birleşmedikleri gibi, aralarına yabancı da kabul etmezler. Buna karşılık, toplum hayatı yaşamaktansa, tek başına geçinip giden münzevi tipler de vardır.
Erkek maymunlar aile erkeği değillerdir; yavruları büyütme ve besleme işini tamamıyla dişiye bırakırlar. Genellikle tek olan yavrular aciz olarak dünyaya gelirler. Dişi yavrusunu her gittiği yere taşır. Yavru çoğınlukla annesinin iki meme başından birine asılır; biraz daha büyüyünce de omuzlarına yerleşir. Erkek, aile sorumluluğundan tamamıyla yoksun değildir; ailesi bir tehlikeyle karşılaştığı zaman kahraman kesilir. Böylece aileyi koruma görevi de erkeğindir.