Memeli

Koala : Doğduğu Ormanın Dışında Yaşayamaz

koala
3.9/5 - (32 votes)

Koala, ayı olmadığı gibi ayıyla akraba bile değildir. 90cm uzunluğunda 15 kg ağırlığında olabilen bu sevimli hayvanın oyuncak ayıya modellik ettiği de yanlıştır. Avustralyanın belirli bölgelerinde yaşar. 

Koala, birçok kimse tarafından oyuncak ayılara örnek olan hayvan diye tarif edilmiştir. Gerçekten de ayıya benzediği halde ayılarda hiç bir akrabalığı yoktur. Koala adı Avustralya yerli dilinde su içmez anlamına gelmektedir.

Bol tüylü geniş kulaklar, iri bir siyah burun ve kuyruksuzluk koalanın özellikleri arasındadır. Küçük fakat pırıl pırıl gözlerinde daima şaşkın bir ifade vardır. Bu sevimli hayvancık, 90 santimi ancak bulan vücudu ve en çok 15 kilo olan ağırlığıyla canlı bir oyuncaktır adeta.

Koala Yavruları ile Ana Babaları:

Yavru koala kolay kolay büyümez. Doğduğu zaman boyu ancak 2.5 santim, eni ise ancak kurşun kalem kadardır. Fakat bebeklerin bu minikliğine rağmen anne bir defada asla birden fazla yavru doğurmaz.

Kese içince altıncı ayını bulan yavru kürklenmiştir. Gözlerini dört açarak dünya ile ilgilenmeye başlar. Annenin sırtı üzerinde geziye çıkmaya hazırdır artık. Yavru, bir yıl dolduktan sonra bile kendine bakabilmekten acizdir. annesinin sırtına yapışır ve o nereye giderse o da beraberinde gider. Anne yavrusunu hemen hemen kendi boyunda büyüyünceye kadar taşımaya mecburdur.

Bazen birkaç anne yavrularını bir arada büyüttükleri zaman, küçüklerin karıştığı olmaktadır. Bu durumda kimin kimin sütünü içtiği kimsenin umurunda değildir. Aynı hale birçok evcil ve yaban hayvanların arasında da sık sık rastlanmaktadır. Fakat yemek faslı bittikten sonra her yavru asıl anasına döner. Zaman zaman bir anne koalanın kendisininkiyle birlikte başka bir yavru koalaya daha baktığı görülür. Baba koalanın aile meseleleriyle pek bir ilgisi yoktur. Hatta yavru sırtına tırmanacak olursa fena sinirlenir.

Dört yaşında tam yetişkin olan koala yirmi yıl yaşayabilir. Okaliptus ile mavi sıtma ağacının yapraklarıyla karnını doyurur. İyi bir evcil hayvan olabilirse de esarette uzun zaman yaşayamaz. Yabani haldeyken bile bir okaliptus ağacından bir diğerine geçmesi ölmesiyle sonuçlanabilir.

Avustralya’nın bu sevimli küçük hayvanı bugün yalnız oranın Queensland ve Victoria eyaletlerinde az sayıda yaşamaktadır.

Koala Doğduğu Ormanın Dışında Yaşayamaz

Koala’nın büyük bir marifeti de zehirli okaliptus ağaçları ile zehirsiz olan ağaçları ayırt edebilmesidir. Koala, Avustralya yerlileri tarafından çok eski zamanlardan beri bilinirdi. Beyazlar tarafından 1798 yılı ocağında oyuncak ayıların kalabalık bir kolonisinin bugünkü Sydney’in 80 km içerilerindeki Mavi Dağlar’ın yamaçlarını kaplayan okaliptus ağaçları dallarının üzerinde güneş banyosu yaparken görülmesiyle keşfedilmiştir. Hayvancık bundan sonra kürkünün su geçirmez özelliği ve dayanıklılığının ortaya çıkmasıyla çok avlanmış ve soyu tükenmeye yüz tutmuştur. Sonunda tabiatın bu oyuncak ayılarının tamamıyla yok olabileceğini anlayan Avustralya hükümeti 1936 yılında koala avını yasaklayan bir kanun çıkarmak zorunda kalmıştır.

Koala’nın doğup büyüdüğü ormanın dışında yaşayamaması tabiat bilginlerini uzun müddet düşündürmüştür. Sonunca problemi çözümleyen kimyacılar oldu. Avustralya’da yetişen 300 küsür okaliptus ağacının türlerinin çoğunda asit prüsik bulunduğunu buralara alınan koala’ların zehirlendiğini hatta yarım düzineyi geçmeyen yenilebilir türlerde bile bazen kimyasal değişmeler olabileceğini ortaya çıkarmışlardır. Tabiat bilginlerini şaşırtan bir diğer nokta ise dış görünüşleri tamamıyla aynı olan okaliptus ağaçlarından koalanın hangisinin zehirli hangisinin zehirsiz olduğunu kolayca ayırt edebiliyor olmasıdır.

Yorum Yaz