Bir çok kimse köstebeği bildiğini sanır fakat içlerinden pek azı köstebeği gerçekten görmüştür, hatta görseler bile tanımazlar. Bu hayvan neye benzer acaba?
Köstebeğe bir yeraltı mermisi dense yeridir. Silindir biçiminde olan vücudu ön tarafta kalem ucu gibi sivrilir. Belirli bir boynu yoktur. Bacakları kısadır. Toprağı kazmak için yaratılmış olan ön bacakları geniş ve son derece kuvvetlidir. Uçlarındaki pençeler, köstebeğin, yirmi dört saat zarfında yüz metrelik bir tüneli kazmasına imkân verir. Köstebek 2 3 santimi kuyruk olmak üzere toplam 15 cm’lik küçük bir hayvandır.
Gerçek köstebekler Eski ve Yeni Dünyaların kuzey ılımlı bölgelerinde yaşarlar. Toprağı derinlemesine donduğu için, fazla kuzeylere sokulmazlar. Toprağının çok kere aşırı derecede kuru olması yüzünden tropikal bölgelere de rağbet etmemişlerdir. Bu kuru toprakların içinde, kazı işinin zahmetini karşılayacak yeraltı hayvanları çok azdır.
Halbuki köstebekler, çalışmalarının karşılığını yiyecek olarak isterler. Toprağı kazdıkları kadar harcadıkları enerjiyi yiyerek gidermek zorundadırlar. Her gün ağırlıklarınca böcek tüketirler. Bir günde, herhangi bir köstebek kadar çok çalışan memeli hayvan yoktur denilebilir.
KÖSTEBEK, İNSANLARA NASIL YARDIM EDER?
Köstebeklerin meralarda ve çimenlik yerlerde meydana getirdikleri toprak tümsekleri her ne kadar köylülerle bahçıvanların canını sıksa da, bu hayvanların, toprağın ekilmeye elverişli halde kalmasında büyük rolleri vardır.
Su fazlalığının toprağı işe yaramaz hale getireceği alçak ovalarda, köstebek tünelleri fazla suyu akıtır. Kurak meralarda ise aynı tüneller yağmur suyunu yeraltına çekerek, bu suların kavrulmuş toprak yüzeyi üzerinde akıp gidecek yerde, gereken yerlere dağılmasını sağlarlar.
Köstebekler ayrıca alttaki toprağı yüzeye sürerek ve oradaki dökülmüş yapraklarla çürümüş bitkileri ona karıştırarak, araziyi tarıma elverişli hale getirirler. İyi mahsul veren özlü ve kuvvetli topraklar bu şekilde meydana gelir.
HER GÜN AĞIRLIĞINCA YER: Köstebek çok çalışkandır. Durmadan toprak kazar, ama bu çalışmasının karşılığını yiyecek olarak ister. Bir günde kendi ağırlığı kadar böcek, solucan yer. Böylece çiftçiye büyük faydası dokunur.
YERALTINDA HAYAT
Köstebeğin yuvası genellikle bir ağacın köklerinin altı veya bir duvarın temeli gibi dışardan ulaşılması pek zor bir yerde bulunur. Bu yuvanın yeri, toprağın dışındaki kubbemsi tümseğinden anlaşılır. İçerisi, ortalama 8 cm eninde yuvarlak bir odayla, altlı üstlü iki yuvarlak geçitten meydana gelir. Bu yuvarlakların büyüğü odayla aynı hizadadır. Biraz daha yukarıda olan küçük yuvarlak diğerine paraleldir. Odadan yola çıkan üç eğri geçit, yukarıdaki küçük yuvarlakla birleşir. İki yuvarlağın arasında bu eğri geçitleri aralarına alan beş, altı geçit daha vardır. Büyük yuvarlak ayrıca dışarıya açılan sekiz, on yatay geçidin başlangıcıdır. Bütün bu koridorlar ileride kavis çevirerek birçok köstebeklerin ortak olarak kullandıkları büyük bir tünelle birleşirler. Yüzeyin 50-60 santim aşağısında olan bu tünellerin 5-6 metre uzunluğunda oldukları çok görülmüştür.
Müşterek tünelleri olduğuna göre, köstebeklerin bir toplum hayatı olsa gerektir. Fakat bu hayvanlar da soreksler kadar kavgacı olduklarından, dar bir yere hapsedilen iki köstebek, birinden biri ölünceye kadar dövüşürler.
GÜN IŞIĞININ TEHLİKELERİ
Köstebekler, yeraltında geçirdikleri hayatın etkisiyle görme duygularını neredeyse tamamıyla kaybetmişlerdir. Tünellerinden pek ender olarak dışarı çıkarlar. Meselâ, bahçe köstebeği ilkbaharda, yavrularını büyüteceği yuvaya, döşeyeceği yaprak ve kuru otları toplamak zorundadır. Fakat tepede çaylaklar zavallı kör köstebeği yakalamak için tetiktedir. Hayvancık tehlikenin farkına varıncaya kadar da iş işten geçmiş olur.
Yuva yapma dönemi sona erdikten sonra, köstebek bir yıl için emniyettedir. Son derece hassas burnu, yerin altında ona, gözlerin en keskininden daha iyi yardım eder.
Köstebek Türleri
Köstebeklerin kürkü çok makbuldür. Kürkçülerin isteklerini karşılamak için her yıl yüz binlerce posta ihtiyaç vardır, fakat köstebek ancak Avrupa’da bu ihtiyaca cevap verebilecek kadar boldur.
Adi cinsten az çok farklı pek çok gerçek köstebek türleri vardır. Japonya’daki, «kürklü burunlu köstebek» adi cinsten daha ufaktır, ayrıca vücudu gibi kadifemsi bir kürkle kaplı, uzun ve sivri bir burnu vardır. Güney Asya’daki, «çomak kuyruklu köstebek» in kuyruğunun ucu geri kalan kısmından daha geniştir. Britanya ile Yunanistanın bir köstebek türü de görülmemiş derecede kalın kuyruğuyla dikkati çeker.